KONU ÖZETİ
On üç. On üç hafta ve sonrasında her şey bitecekti… Lee Seo-dam Raewon’daki üst kademe insanları iç yolsuzluk nedeniyle ihbar ettiği için istifanın eşiğindedir ve etrafındaki herkes tarafından dışlanmıştır. Gidecek kimsesi olmayan Seo-dam, kendisine kurtuluş fırsatı sunulana kadar işten ayrılmanın daha iyi olacağını düşünür. Han Juwon etrafındakiler tarafından pek çok şeyle anılıyordur: “İşkolik.” “Zalim.” “İblis.” Tüm bu unvanlar, Raewon’un en çetin adamlarından biri olarak kazandığı ün sayesinde ve aynı zamanda sektörün en iyisi olması sayesinde kazanılmıştı. Çaresiz Seo-dam, kurtuluş şansı için Juwon’a döndüğünde, Juwon başlangıçta tereddütle yaklaşır. Yine de Seo-dam’da onun işine yarayabilecek bir şeyler olduğunu hisseder… Onun yönetilebilir, şekillendirilebilir ve en önemlisi manipüle edilebilir bir şeylerinin olduğunu.
Juwon, tek bir sözle Seo-dam’ın hayatını sonsuza dek değiştirmek üzeredir: “Eğer gerçekten çaresizsen, bunu bana kanıtla.”